Dünya’nın uzun süredir etkisinde bulunduğu Covid-19 salgını ile hayatımızda birçok alanda büyük değişiklikler yaşanmaya devam ediyor. Salgının en önemli etkilerinden biri de tüm yaş gruplarındaki insanların teknolojiyi daha etkin kullanmaya başlaması olarak gösterilebilir. Bununla birlikte son dönemde neredeyse tüm sektörlerde firmaların büyük bir teknolojik değişimin içinde olduğunu gözlemliyoruz.

Müşteri talepleri de hızla değişmeye devam ediyor. Neredeyse tüm sektörlerde online satışların payı önemli ölçüde artmaya başladı. Geleneksel mağaza satışları artık eskisi kadar popüler olmadığını görüyoruz. Salgın nedeniyle yaşanan kapamalar da bu süreci daha hızlı gelişmesine katkı sağlıyor. Bu konuda yapılan araştırmalar da bu değişimi çok net gözler önüne seriyor.  

Son olarak Ernst & Young’un Consumer Index Raporu’nda yer alan verilere göre, müşterilerin %63’ü fiziksel mağaza alanlarını daha az gezdiğini belirtiyor. %30’luk bir kesim de market alışverişleri dışında online alışverişe daha çok yöneldiğini ifade ediyor.  

Bu veriler ışığında neredeyse tüm sektörlerde firmalar Çevrimiçi satışlar ve dijital kanallar üzerinden dağıtım modelleri kurma yönünde aksiyon planları yapmaya başladı.

Bununla birlikte, yine tüm sektörlerde yaşanan bir diğer değişim de firmaların uzaktan çalışmaya yönelik iş modellerini de daha fazla uygulamaya başlaması.

Yine Ernst & Young’ın Çalışma Dünyasının Geleceği Anketi’ne göre pandemi öncesinde çalışanların %68’inde uzaktan çalışmanın hayatlarında hiç yeri yokken son dönemde bir çok firma haftanın 5 günü çalışanlarına uzaktan çalışma imkanı sunmaya başladı. Firmaların sürekli uzaktan çalışma yönetmelikleri yayınladıklarını ve işe alımlarda artık bu konunun çalışanlar için de bir tercih sebebi olduğunu gözlemliyoruz.

Tüm bu teknolojik değişimler firmaları geleceğe daha hızlı hazırlarken, bir yandan da büyük bir riski de beraberinde getiriyor. Siber güvenlik.

Pandeminin etkisiyle siber saldırı sayılarında çok önemli artışlar yaşanan bir yılı geride bıraktık. 2020 yılında ilk 10 ayda Türkiye’de 102 bini aşkın siber saldırı gerçekleşti. Bu sayı 2018 yılında 73 bin adetti. Dünya Ekonomik Forumu’nun Global Riskler Raporu’na göre dünyada ise 39 saniyede bir siber suç işlendi.

Son dönemde yaşanan siber saldırılar nedeniyle firmaların 4-6 haftayı bulan uzun iş kesintileri yaşadıklarına şahit oluyoruz. İş kesintilerinin yanı sıra, bir siber saldırının hedef aldığı kuruluşa verdiği zarar ise ortalama 360 bin doları bulabiliyor. Yine firmaların itibar kayıpları da maddi kayıplar kadar büyük önem taşıyor. Bu önemli kayıplar firmaların geleceğini büyük ölçüde tehdit ediyor. Bu tehditlerin önüne geçmek, yaşanacak riski en aza indirgemek için firmaların alması gereken en büyük önlem siber sigorta poliçesi olacaktır.

Siber sigortaların firmalara sağladığı avantajlardan kısaca bahsetmek gerekirse; Siber saldırılara maruz kalan kurumların hem finansal hem de itibar kayıplarını korunması önemli avantajların başında geliyor. Bununla birlikte 3. şahıslara karşı olan sorumluluklar, Fidye, KVKK cezaları, hukuki masraflar, halkla ilişkiler masrafları, sistem ve veri kurtarma ile geri yükleme, iş kesintisinden kaynaklı doğabilecek zararlar ve daha birçok konuda teminat sağlanması söz konusu poliçeleri oldukça önemli kılıyor.

Anadolubank olarak biz de müşterilerimize Dünya’nın önde gelen sigorta Brokerlerinden Marsh Brokerlik ile yaptığımız iş birliği anlaşması sayesinde “Siber Sigorta” ürünümüzü sunabiliyoruz.

Son dönemde çok sayıda firmadan bu yönde gelen talepleri siber sigortaların önümüzdeki dönemde çok daha önem kazanacağını açıkça gösteriyor.

Bundan sonraki süreçte siber risklerin artmaya devam edeceğini ön gördüğümüzde ilerleyen dönemlerde firmaların büyük çoğunluğunun bir siber sigorta sahibi olması büyük sürpriz olmayacaktır.